AK Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Menemen Belediyesi’nin hizmetlerini ele aldığı ve gündeme dair değerlendirme yaptığı bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya İnan’ın yanı sıra; Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, AK Parti Genel Sekreter Yardımcısı Özgür Hızal ile çok sayıda basın mensubu katıldı.
Çarpıcı açıklamalarda bulunan İnan, CHP’nin elindeki belediye kaynaklarının boşa harcandığını ifade etti.
İNAN: PARAYI ÇALANLAR DA HUKUK ÖNÜNDE HESAP VERECEKLER
Sözlerine saha ziyaretleri ile başlayan Eyyüp Kadir İnan, “Dün de İzmir Minibüsçüler Esnaf Odamızı ziyaret ettik, çok verimli bir toplantı icra ettik. Kemeraltılı esnaflarımızın çaylarını içtik. Çok şükür vatandaşımız AK Parti’ye güveniyor, AK Parti’ye olan teveccühlerini, Recep Tayyip Erdoğan’a olan teveccühlerini görüyoruz. Esnafımız yaparsa AK Parti yapar demeye devam ediyor. Çünkü milletimiz ne derdi olursa AK Parti’nin ve Recep Tayyip Erdoğan’ın çözeceğini biliyor. Bize duyulan güvenin farkındayız, bir kere daha dün canlı şahidini yaptık. İnşallah yolumuza güçlü bir şekilde devam ediyoruz. Bakanlıklarımız güzel bir dönem için çalışıyor. Yatırım ortamını güçlendiren adımlar sayesinde güven iklimi her geçen gün pekişiyor. Enflasyonla mücadelede alınan tedbirler etkisini göstermeye başladı. Makro dengeler yeniden yerli yerine oturuyor. Türkiye’ye hem içeride hem dışarıda duyulan güven artarak devam ediyor. Menemen bugün, Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biri olan İzmir’in, hizmet anlayışıyla fark yaratan Menemen ilçesindeyiz. Menemen; şehrimizin yerel yönetimlerde İzmirlilerle beraber yürüyen, İzmir’in derdiyle dertlenen örnek bir belediyedir. Menemen’in kaynağını sadece ve sadece Menemen için kullanan bir belediyecilik anlayışıyla İzmir’de diğer ilçe belediyeleriyle kıyaslanamaz şekilde öncüdür. Geçmiş dönemde hatırlayacaksınız: Menemen Belediyesi, CHP zihniyetiyle yönetilirken personel maaşlarını ödeyemeyen, yatırım yapamayan, yolsuzluk ve iç hesaplaşmalarla anılan bir kuruma dönüştürülmüştü. Ben o dönemde İzmir İl Gençlik Kolları Başkanıydım, Menemen Belediyesi denilince emekçilerin ücretlerini alamadığı, hizmetsizliğin revaçta olduğu bir yer aklımıza gelirdi. Şimdi AK Parti Genel Sekreteri olarak görevimdeyim. Başta İstanbul olmak üzere CHP belediyeciliğinin bir kez daha yolsuzluklarla, usulsüzlüklerle ve rüşvetle birlikte konuşulduğunu hep beraber takip ediyoruz. 2021 yılından önce Menemen Belediyesi AK Parti ile buluşmadan önce bu kurumun hali neydiyse şimdi de aynı manzarayı İstanbul’da görüyoruz. Menemen’de 2020 senesinde irtikap, yolsuzluk, hırsızlık konuşulurken 2025 yılında da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde aynı konuların gündem olduğunu görüyoruz. Nasıl Menemen’de o gün elini bu işlere bulaştıranlar, gözünü yetimin, kimsesizin hakkına hukukuna dikenler adalet karşısında hesap verdiyse bugün İstanbul’da rüşvetçiliğe bulaşanlar, İstanbul’a hizmet için kendine emanet edilen parayı çalanlar da hukuk önünde hesap verecekler. Peki bugün Menemen maaşını alamayan emekçilerle mi anılıyor? Hayır. Tam tersine bugün Menemen denilince İzmirlilerin aklına yatırım geliyor, hizmet geliyor. Menemen Belediyesi denilince akla başta vatandaşına güven veren bir kurum geliyor. Bugün Menemen, icra kağıtlarıyla, haciz evraklarıyla değil yeni alınan araçlarla beraber gündeme geliyor. Bu belediye; sosyal medya şovlarıyla değil, şantiyelerle, salonlarla, kurs merkezleriyle, aşevleriyle, gençlik merkezleriyle konuşulmaya başlamıştır. Bu da hem Belediye Başkanımız Aydın Pehlivan’ın çalışkanlığıyla hem de AK Parti belediyeciliği anlayışı sayesinde vücut bulmuştur. Bugün Menemen’de: 460 metrelik battı-çıktı projesi sadece 4 ayda tamamlanmışsa, 2 milyon 250 bin metrekare yol çalışması yapılmışsa, Türkiye’nin en büyük tematik çocuk oyun köyü kurulmuş ve 1 milyon 250 bini aşkın kişi tarafından ziyaret edilmişse, her gün 3 bin kişiye sıcak yemek ulaştırılan bir aşevi varsa, eğitimden sağlığa, spordan kültüre her alanda yatırım yapılmışsa bu tablo milletin kaynaklarını, yalnızca millete adayan AK Parti belediyeciliğinin bir sonucudur” diye konuştu.
"CHP’NİN ELİNDEKİ BÜYÜKŞEHİR KAYNAKLARI BOŞA HARCANIYOR"
Menemen üzerinden örneklerine devam eden İnan, “Milletimiz Menemen’in daha önceden nasıl yönetildiğini bildiği için, Menemen’in AK belediyecilikle tanıştıktan sonra nasıl yönetildiğine şahit olduğu için sandıkta cevaplarını çok net verdi. Menemen’i yönetemeyen bir belediye elinde, yönetilemeyen kişilerin elinde heba etmedi. Özgür Özel Menemen’e gelsin, sosyal belediyeciliğin lafla olmadığını işle yapıldığını görmek istiyorsa buyursun görsün. Tabii Özgür Özel Menemen’in bugünkü halini görmek istemez. İşine gelmez. İstanbul’un kaynaklarıyla satışa koyulan kurultayda genel başkanlık koltuğuna oturan Özgür Özel’in tutuklu bulunan eski belediye başkanı ihale komisyoncularıyla pazarlık yaparken Menemen Belediyesi gençler için gençlik merkezleri açıyordu. Buradan Özgür Özel’e bir çağrıda bulunmak istiyorum: Gelin Menemen’den ders alın. Şovla, sloganla, sosyal medya makyajıyla belediye yönetilmez. Bu milletin vaktini de parasını da çalamazsınız. Menemen, İzmir’e yol gösteriyor. İzmir’in hizmet üreten, parmakla gösterilen örnek belediyesi olarak Menemen, bir şeyi çok net göstermektedir: CHP’nin elindeki büyükşehir kaynaklarının boşa harcandığını… Menemen’de kısa sürede yapılanlar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 20 yılda bu şehre yapamadıklarını ortaya koymuştur. Buradan hemşehrilerimize çağrımız nettir: İzmir’in tamamı da artık Menemen gibi hizmete, dürüstlüğe ve icraata kavuşmalıdır. İzmir’i Menemen gibi yöneteceğiz. Burada yapılan her yatırım, milletin alın teriyle, milletin yararına gerçekleşmiştir. Bu başarı hikâyesi, CHP’den devralınan enkazın üzerine inşa edilmiştir. Biz, AK Parti olarak hem Menemen’in hem İzmir’in hem de Türkiye’nin her karış toprağında, üreten, koruyan, değer veren bir anlayışla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
"YETER Kİ ŞEHRİMİZİN FAYDASINA OLSUN"
Yerel yönetimlere de çağrıda bulunan İnan, “İzmir bizim öncelikli sorumluluğumuz. Ayrışmadan, ötekileştirmeden her adımımızı İzmir’i daha iyi yarınlara taşımak için atıyoruz. Bu şehir gençliğin, üretkenliğin, yeniliğin başkentlerinden biri. Gönlümüz de, yolumuz da İzmir için… Mahalli idareler seçiminin ardından bir seneyi geride bıraktık. Toplantımızın ve değerlendirmelerimizin birçok sebebi yerel yönetimlerde bir seneyi arkada bırakmamızdır. Bir sene geçti ama CHP'li belediyelerde bir hareket görebilmiş değiliz. Elle tutulur bir faaliyetlerini konuşamıyoruz. CHP'li 28 ilçe belediyesi ve büyükşehir belediyesine sorsak parmakla bir icraatınızı gösterin desek gösteremezler. Cumhur İttifakı ve AK Partili belediyeler iş üretirken CHP'li belediyelerin sadece slogan ürettiği, hizmetten kaçtığı bir döneme tekrar şahit olduk. Siyaset slogan üretme merkezi değildir. Afiş üretme merkezi değildir. İnsana doğrudan hizmet edebilme fırsatıdır. Biz İzmir'e hastaneler, okullar, statlar, tüneller, üniversiteler, otoyollar, yeni konutlar, yurtlar kazandırmış bir partiyiz. Biz İzmir için 450 milyar TL yatırım yapmış bir iktidarız. Devam eden projelerimiz için de var gücümüzle çalışıyoruz. Bakanlıklarımız İzmir için kolunu sıvamış durumda. Sürekli İzmir'i konuşuyoruz. İnşallah İzmir-Ankara arası yüksek hızlı treni de en yakın zamanda hizmete başlatmış olacağız. CHP'li ilçe belediyelerine de çağrımdır, İzmir'in yararına çalışabileceğimiz her konuda kapımız sonuna dek açıktır. Tüm iş birliklerine açığız, yeter ki şehrimizin faydasına olsun” dedi.
"İSTİSMAR SİYASETİNE SON VERSİNLER"
Körfez ile ilgili yöneltilen eleştirilerin hatırlatılması üzerine konuşan İnan, “Eleştirilerin hiçbirini kabul etmiyoruz. Bu bir icraat değildir. Her gelen belediye başkanı, başta Kocaoğlu olmak üzere seçimle iş başına gelirken ‘temiz körfez’, Tunç Bey ‘yüzülebilir körfez’, Cemil Bey ‘yüzmeyeceğim ama tertemiz olacak’ dedi. Hepsinin seçim vaadinde vardı. Ancak maalesef her işlerinde olduğu gibi bu vaatlerini yerine getiremediler. İzmir Körfezi’nden sorumlu olan kurum İZBB’dir. Biz de bu konuda üstümüze düşen ne varsa… Bakanımız İzmir ziyaretinde ne Cemil Bey ne de bürokratları bize eşlik etmedi. Kendisinin Bakanımıza ziyareti oldu. Bu konuda çeşitli suçlarla muhatap kılındık. Körfez konusu başta olmak üzere hangi konuda bize iş birliği ve çözüm önerisi istiyorlarsa bizlerle bu konuyu paylaşsınlar. Seçim döneminde bunların sözünü verip, sonra iş başına geldiklerinde vatandaşımızdan aldıkları yoğun krediyi lütfen istismar etmesinler. Günün sonunda 10 senedir işi neticelendireceklerini ifade ediyorlar. Geçen sene yaşadığımız koku eziyeti malumunuz. Maalesef şimdi yapacak açılışla ilgili “bu zamana kadar neredeydiniz” diyebiliriz. Her türlü kredi konusunda da bize düşen ne varsa bakanlığımız desteğini ortaya koydu. En son yoğun bir teminat mektubu ihtiyaçları vardı. Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere yoğun desteği ile bakanımızın hızlandırması ve desteği ile il başkanımız ve milletvekilimiz ile birlikte bizler bu desteği ortaya koyduk. Onlardan ricamız istismar siyasetine son vermeleri. Bizler finansman konusunda da Ankara’da bekleyen konularda da tüm kapılarımızın açık olduğunu göstermiş olduk” diye konuştu.
"MENEMEN BELEDİYESİ’NİN YANINDAYIZ"
İzmir’de belediyelere eşit hizmet verilip verilmediğinin sorulmasına yanıt veren İnan, “CHP İzmir’de geçirdiği son 25 senede hiçbir zaman İzmir’in her ilçesine eşit davranmadı. Her zaman çeşitli mühendisliklerle İzmir’in köylerini, kırsal mahallelerini, siyasi eğiliminden kaynaklı bazı ilçelerini cezalandırdı. Bu manada bugünkü yönetimin değil geçmişten gelen bir anlayış vardır. Burada bahsedilen çalışmalar kolay olmuyor. Engellemeye çalışan, karşımızda sürekli dava ve itiraz süreçleri ile Menemenliye hizmeti aksatmaya çalışan Büyükşehir oluyor. Menemen Belediyesi’nde tüm faşizan yüzlerini görüyoruz. Her konuda Menemen belediyelerinde bizi zorlu süreçlere tabi tutuyorlar. Biz iktidar olarak Menemen Belediyemizin yanındayız. Biz hepsinden fazla İzmirli olduğumuzu iddia ediyoruz. Ben İzmir’liyim. İzmir’de 1 gece kalmamış milletvekillerini aday göstererek meclise gönderdiler. En fazla İzmirli Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır, en fazla İzmirli AK Parti kadrolarıdır. En fazla İzmir için üreten AK kadrolardır” ifadelerini kullandı.
"BİR İCRAAT GÖREMEDİM"
İzmirlilik üzerinden de konuşan İnan, “1 sene geçti ancak CHP’li belediyeden bir icraat görebilmiş değiliz. Elle tutulur bir faaliyet göremiyoruz. CHP’li belediyelere sorsak tek bir icraat göstermiyorlar. Cumhur İttifakı ve AK Partili belediyeler iş üretirken onlar 28 ilçe ve 1 büyükşehir belediyesi ile İzmirli olmayan CHP’li milletvekilleri. Bizde 8 vekilimiz, meclis üyelerimiz ve belediye başkanlarımız ile iş üretme derdindeyiz. Siyaset slogan ve laf üretme merkezi değil, İzmirlilere hizmet edebilmek noktasıdır” ifadelerini kullandı.
"SİYASET ŞEFFAF ALANDA YAPILIR"
SGK borçları için Menemen Belediyesi’ne arsa verildiği ve o arsa ile borçların kapatıldığı iddialarını değerlendiren İnan, “SGK bürokratlarımız olabildiğince siyasi parti ayırt etmeksizin en yapıcı şekilde yardımcı oluyor. Burada bir belediyeye ayrımcılık söz konusu değil. CHP’li ilçe belediyelerine sorarlarsa söylerler. Biz mevzuatın iyi uygulanması ile ilgili il müdürümüze uyarıları yaptık. Bu konuda mevzuat ne diyorsa… Tüm ilçe belediyeleri kaynak üretmek zorunda hizmet götürmek için. Kaynağa ihtiyaç varsa biz zaten kolları sıvamış durumdayız. Bu konularda samimi olsunlar. Ortaya koyduğumuz irade ortada. Kaynak üretip iş yapsınlar. Temel ricamız bir daha engelleniyoruz, cezalandırıyorlar iftiralarını İzmir kamuoyundan uzak tutmaları rica ettik. Siyaset şeffaf alanda yapılan bir şey” ifadelerini kullandı.
DEVAM EDERLERSE…
İzmir verdiğini alamıyor tartışmalarının yeniden başlaması hakkında konuşan İnan, “Ezberci siyaset yapıyorlar ve iftira atıyorlar. Bu ezbere ısrarla devam ettirirlerse iş birliği gücümüzü azaltırlar. Bunun asla tarafı olmak istemiyoruz. Ben özellikle muhatabımız olan yerel yönetimlerden de önümüzdeki süreçte bu tavırlarından geri dönecekleri düşüncesindeyim” dedi.
"İZMİR’DE ŞEHİRCİLİK ÇÖKME NOKTASINA GELDİ"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın ikinci çevre yolu hakkındaki söylemlerine cevap veren İnan, “Bu bizim gündemimizde, çalışıyoruz. Yatırım programımıza alındı. Bu şehirde şehircilik çökme noktasına geldi. En fazla eziyet trafikten çekiliyor. Toplu ulaşımdaki kalitesizlikten çekiliyor. Bu manada İZBB ve büyükşehir belediye başkanı bu işi soracağına son 25 senede İzmir’i tıkayan, adeta trafik aksında geriye götüren altyapı yatırımlarına odaklanması lazım. Bu trafik çilesini çözmesi lazım. Bu noktada topu taca atarak ikinci çevre yolu gündemini diri tutmak kendi asli görevini unutturma çabası var ama biz unutturmayacağız. Bugün Bayraklı Onur Mahallesi’nden havalimanına gitmeye çalışın. Kaç saate gidiliyor? Onu kendileri ölçsünler. İzmirli vatandaşlar için trafik eziyet haline dönüştü. Saat 10.00’da başlayan mesaileri için 06.00-07.00’de evden çıkıyor. Bu İzmirlinin vaktinden, ömründen giden süreç. Seçimde verilen sözü tutsunlar. Yapacakları metro çalışmaları vardı, onlar hala bekliyor. Kendi çözümlerini yapsınlar. Bugün İZBAN, çevre yolu olmasaydı toplu ulaşımda daha fazla bir mağduriyet de ortaya çıkmıştı” diye konuştu.
"KENTSEL DÖNÜŞÜMDE BİR ŞEY YAPMAK İSTEYEN ZİHNİYET TOKİ’LERE DAVA AÇAR MI?"
TOKİ projelerine açılan davalara tepki gösteren İnan, “Kentsel dönüşüm projelerine de TOKİ projelerine de dava açan büyükşehir belediyesi oldu. Sayısız TOKİ projelerine davaları oldu. Kentsel dönüşümde bir şey yapmak isteyen zihniyet TOKİ’lere dava açar mı? Karşımızda bize dava açan süreç oldu. 2018’de tüp geçiş projesinin planları yapıldı. İnciraltı planlarında tüp geçidin planları duruyor. İhale sürecine gelmiştik. İhaleye karşı çıkan İZBB yönetimi ve İZBB ile ilişkili odalar bu işi durdurdu. Bugün 2018’in maliyetleri ile bugünkü maliyetler bir mi? Bugün çoktan o iş bitmişti, İzmirliler bundan yararlanıyordu. Bu işleri engellememiş gibi bu işten hesap soranlar da bunlar. Biz bu ikircikleri İzmirlilere anlatacağız” dedi.
"O HANIMEFENDİ BELEDİYECİLİKTEN ANLAMIYOR"
Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel hakkında konuşan İnan, “O hanımefendi ne belediyecilikten anlıyor, ne mevzuattan anlıyor, ne de kaynak yönetiminden anlıyor. Tamamen belediyecilik cahili. Bu konuda da tüm iyi niyetimizi istismar etti. Olabildiğince bakanlıklarımızla, ilçe teşkilatlarımızla görüştü. İlgili bölge milletvekillerimizle görüştü. Bu görüşmeler günün sonunda CHP’liler tarafından samimiyet istismarına dönüştü. Bakın siyasette itibar her şeyden önemlidir. Şeffaf alanda, milletimiz için siyaset yapıyoruz. Bu konuda hangi partiden olursa olsun ben siyasetçilerin itibarını çok önemli buluyorum. Siyasette çözüm üretmek toplum ve millet için en az maliyetli olan bir iştir. Biz yeter ki görevimiz süreci boyunca tüm ilçelerimizle, İzmirli vatandaşlarımızın siyaset aracılığıyla sorunlarını çözelim. Bu konuda da siyasetin mukaddes bir iş olduğunu düşünüyorum. Biz konuya böyle bakarken tam sorunlar çözülsün diye el uzatıyoruz. Ama her zaman aynı istismarla karşılaşıyoruz. Keza çoğu kez oy birlikleri de verdik. Kıymet bilirler mi? Gerçekten bilmezler. Bu konuda biz mağduruz. Günün sonunda uzatmış olduğumuz el dışarıda özellikle çeşitli siyasi yankesiciler tarafından bizim itibarımıza yönelik yıpranma payı olarak yansıtılıyor. Her şeyin şeffaf alanda yapılması… O nedenle özellikle ilçe teşkilatlarımızı da, meclis üyelerimizi de uyardık. Bu yaklaşımı ortaya koyacağız. Belediyecilikten uzak bir hanımefendi, kendisini de en kısa sürede Menemen Belediye Başkanımızdan ders alması için davet ediyorum. Belediyecilik şovla, sosyal medya yönetimiyle yapılmaz, özellikle sanatçılara fon sağlayarak olmuyor. Selçuklular hizmet bekliyor, mağdur oldukları çok konu var. Selçuk’ta AK Parti döneminde icraatlarımızla konuşuyorduk. Ama bu hanımefendi yapmış olduğu manipülasyonlarla sadece Selçuk’un kaynaklarını çeşitli sanatçılar üzerinden lobi yapmakla meşgul. O konuda Aydın Bey’e derse başvurursa bir haftada işimizi teslim ederiz” dedi.
PEHLİVAN: DÜNYADA MARKAYIZ
Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan ise, “İlçemiz ile ilgili süreci basın mensupları vakıflar. 2019 seçimlerinden sonra 2020 yılında meclis içinde yapılan seçimlerden sonra göreve başladık, görevimizi 2024 yılında Rabbimiz nasip etti ve sürdürdük. Bu süreçte ülke gündeminde yer alan İBB ile ilgili soruşturmaya benzer süreçle karşı karşıyaydık. Menemen ile ilgili süreçlerimiz şöyle ilerledi; Göreve geldiğimizde 4 ay geriden gelen maaşlar, 14 aydır ödenmeyen ikramiyeler, SGK’ya ödenmeyen borçlar… Göreve gelir gelmez 6 milyar TL’ye yakın borç yükünden Menemen Belediyemizi arındırarak başladık. 5 dönemdir CHP’nin yönettiği ilçede eser siyasetini kazandırmamız lazımdı. Rabbimiz nasip etti. Göreve gelir gelmez ilk açılışımızı anaokulu ile yaptık. Bununla birlikte sokaklarımızda ve caddelerimizde birlikte yaşadığımız can dostlarımız ile ilgili en büyük rehabilitasyon merkezini açtık. 40 bini aşkın sokak canlımıza hizmet ürettik. Bununla birlikte göreve geldiğimiz andan itibaren bölgenin en büyük pazaryerinin açılışını gerçekleştirdik. 460 metre uzunlukta ve Menemen’in kanayan yarası olan köprüye çözüm ürettik ve 120 gün içinde battı çıktı yaptık. Göreve geldiğimiz ilk andan itibaren alt geçitleri ile üst geçitleri, kadınlarımıza yönelik projeler ile tematik oyun köyünü hayata geçirdik. Toplamda ülkemizin farklı illerinden olmak üzere 1 milyon 500 bine yakın evladımızı burada misafir ettik. Burada en büyük gözü Sayın Genel Sekreterimizden alıyoruz. İzmir’in gurur kaynağı olmuştur kendisi. Vatandaşlarımız en iyisini hak ediyor dedik. Tabii ki bunlar da yeterli değil. Bunca hizmeti Büyükşehir Belediyesi dahil olmak üzere Türkiye’deki hiçbir Büyükşehir Belediyesi’nin yapamadığı hizmetleri biz burada hayata geçirdik. Partimizin ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı projemiz ile bizi çok daha ileri noktalara götürecektir. Menemen dünyanın tanıdığı olduğu bir ilçe haline geldi. Marka değeri yüksek bir ilçe yaratma hedefi içindeyiz” diye konuştu.