Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) 31 Mart yerel seçimleri için açıklanan İzmir adayları üzerinden tartışmalar sürüyor.

Son olarak CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan sosyal medya hesaplarından çarpıcı bir açıklama yaptı.

CHP'li Özkan açıklamasında liyakat vurgusu yaparken, "Görev ancak yerine getirebilecek olana verilir. Ehil olmayana verilen her iş sakattır. Türkiye bu dertten çekmektedir. Yanlış başlayan her şey, yanlış sonuçlanır. Felsefenin altın kuralıdır. Siyaset meydanını beş taş oynama yeri görmek, hele Türkiye gibi karşı devrimci bir dönem yaşayan ülkelerde büyük sorunlara neden olur" ifadelerini kullandı.

İzmir'deki aday listesi üzerinden genel bir değerlendirme de yapan Özkan ayrıca, "İlk MYK ve Parti Meclisi toplantımızda, değerli yöneticilerimizin halkımızın ve örgütlerimizin sesine kulak vererek bazı kararlarını gözden geçirip, hataları gidereceğine inanıyorum" mesajını verdi.

İŞTE O AÇIKLAMA:

Gelenin gelemediği, gidenin gidemediği bir siyasi eşikte yığılıp kaldık. Kurumsal yapıları sarsan bir dönemdeyiz. Liderlik bu yığılmaya düzen getirmektir. Değerli olanı değersizleştiren, tecrübe ve birikimi, bilgiyi taşıyamayan lümpenlik, siyasetin zehridir. Haz ve hırslarına yenilen siyaset zavallı işidir.

Rezil olunur. Örneği Saray düzenidir.

Özel'den Erdoğan'a 'özür' cevabı: "Bu ülke yüksek tansiyon istemiyor" Özel'den Erdoğan'a 'özür' cevabı: "Bu ülke yüksek tansiyon istemiyor"

Bir siyasal görevi taşıyamayacak olanın omzuna yüklemek cinayettir. O nedenle liyakat, yeterlilik önemlidir. Siyasette koltuklar dağıtılmaz. Görev ancak yerine getirebilecek olana verilir. Ehil olmayana verilen her iş sakattır. Türkiye bu dertten çekmektedir. Yanlış başlayan her şey, yanlış sonuçlanır. Felsefenin altın kuralıdır. Siyaset meydanını beş taş oynama yeri görmek, hele Türkiye gibi karşı devrimci bir dönem yaşayan ülkelerde büyük sorunlara neden olur. Toplumsal muhalefete zarar verir. Yarı gerçekler yalandan daha tehlikelidir.

Çünkü: İnsan en kolay kendini kandırır. Sentez olmak için yola çıkıp bileşik bir hataya dönüşmek. Siyasi körlük değilse, yıkıcılıktır. Adaleti bitiren anlayış budur. Üzerine daha sonra çok konuşacağız.

Bunlar benim naçizane güncel siyasete dair görüşlerim.

Bu bağlamda; İzmir milletvekili olarak belediye başkan adaylarımızın belirlemesinde İzmirimizin ihtiyaçlarına yanıt verecek pek çok ismin yeterince tartışılıp, değerlendirilmediği, mafyaya ve iktidar zulmüne karşı canlarını ortaya koyarak hizmet üreten görevdeki bazı arkadaşımızın da yanlış değerlendirildiği kanaatindeyim. Bazı arkadaşlarımızın da yanlış ilçelere konulduğunu gördüm.

İlk MYK ve Parti Meclisi toplantımızda, değerli yöneticilerimizin halkımızın ve örgütlerimizin sesine kulak vererek bazı kararlarını gözden geçirip, hataları gidereceğine inanıyorum.

Hep söyledim. Gururla tekrarlıyorum:

İzmir CHP’dir, CHP kalacak!