İmralı'da terörist başı Abdullah Öcalan ile görüşme yapan DEM Parti milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder ile yerine kayyım atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'ten oluşan heyet partilerle görüşme turlarına devam ediyor. Heyet bu kapsamda CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i de TBMM'de ziyaret etti. 10.30'da başlayan görüşme yaklaşık 2 saat sürdü. Özel ve Önder görüşme sonrası basın açıklaması gerçekleştirdi.
"Toplumun en hassas duygularının göz ardı edilmemeden adımlar atılması gerektiğini ifade ettik"
Görüşmeye dair konuşan CHP Genel Başkanı Özel, "Değerli heyetimizi misafir ettik. Kendilerini dinledik ve içinde bulunduğumuz sürece döneme yönelik olarak ilk baştan beri Türkiye'nin elli yıldır süren bir sorununu ortadan kaldırmak, annelerin gözünün yaşını dindirmek, yeni şehitlerimizle sarsılmamak, daha fazla kayıplar vermemek adına atılacak her türlü adıma Cumhuriyet Halk Partisi olarak katkı sağlayacağımızı daha önce ifade etmiştik. Bu görüşlerimizi değerli heyetimizle de paylaştık. Bugüne kadarki ve bundan sonrasıyla ilgili beklentilerimizi, endişelerimizi, olumlu olumsuz gördüğümüz yönleri eleştirilerimizi büyük bir açıklıkla dile getirdik. Bundan sonrasına yönelik olarak da Cumhuriyet Halk Partisi olarak önerilerimizi, tavrımızı ifade ettik. Çok kısaca söylemek gerekirse bizim tarihi tutarlılığımız böyle bir sürecin meclis odaklı, meclisin öncülüğünde, meclisin önderliğinde ve denetiminde ilerlemesi gereklidir. Bu konuda herhangi bir şüphemiz, herhangi bir farklı düşüncemiz yok. Bundan sonraki süreçte atılacak tüm adımlar için mecliste tüm siyasi partilerin içinde olduğu güçlü bir komisyon çalışmasına ihtiyaç olduğunu açık yüreklilikle ifade ettik. Toplumsal mutabakatın önemli olduğunu, toplumun en hassas duygularının göz ardı edilmemeden adımlar atılması gerektiğini ifade ettik" diye konuştu.
"Kanı durdurmak noktasında ifade edilen iradeyi önemsiyoruz"
Tüm toplumun kendini dışlanmış hissetmediği, içinde olduğu bir süreci kast ettiklerini belirten Özel, "Şehit aileleri ve gazilerin de bu süreçte rencide edilmeden, dışlanmadan endişeleri korkuları, duyguları göz önüne alınarak ve onların da sürecin içinde sözlerini söyleyebildikleri mekanizmaların oluşturulmasına yönelik önerilerimizle ifade ettik. Bundan sonra Türkiye'nin barışına yönelik olarak atılacak adımlarda hiçbir siyasi çıkar pazarlık beklenti olmaksızın esas olanın Türkiye'nin hep birlikte Türkiye'deki bütün vatandaşların hep birlikte gelecek umutlarını yükseltmek akan gözyaşlarını durdurmak, kanı durdurmak noktasında ifade edilen iradeyi önemsiyoruz. Buradan sonra atılacak tüm adımların hem demokratik hem yasal adımlar olması gerektiğini, şeffaf yürütülmesi gerektiğini önemsiyoruz" ifadelerine yer verdi.
"Evlatlarımıza, torunlarımıza barış içinde bir ülke borcumuz var"
Barış içerisinde yaşanılması için çalıştıklarını söyleyen Sırrı Süreyya Önder, "Sayın Başkan'ın da aktardığı gibi önerileri, katkıları ve endişelerini dinledik. Hepsi birbirinden kıymetliydi. Özellikle endişe ve itirazlar bizim açımızdan verilen destekler kadar hatta ondan daha fazla anlamlı. Çünkü bu dar bir kesimin siyasi bir manevrası değil bütün toplumun geleceğini ilgilendiren bir şey olduğu için hepsini dikkate almak, hepsine kulak kesilmek, hepsi için çareler ve çözümler bulmak zorundayız. Çünkü evlatlarımıza, torunlarımıza barış içinde bir ülke borcumuz var. Bu borçtan kaçamayız. Bu sorumlulukla yaklaşıyoruz ve bunu da hep birlikte toplum olarak sağlayacağımıza olan güvencimizle hepinizi selamlıyoruz" ifadelerini kullandı.