İstanbul Valiliği ilgili birimlere bir yazı göndererek açık deniz ve sahil kenarlarında, plaj, park, piknik ve mesire alanlarında alkollü içki satışı ve tüketiminin engellenmesi talimatı verdi. Talimat yazısına göre; açık alanlarda alkol tüketenlere 617 lira para cezası uygulanacak. Alkol kullanan kişinin sarhoş olması halinde, kişinin sarhoşluğu geçene kadar gözetim altında tutulacak. 

İzmir'de kapanacak yollara dikkat İzmir'de kapanacak yollara dikkat

Karara ilişkin tepkiler sürerken İzmir Barosu da bir açıklama yayımlayarak yasağın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) ve Anayasaya aykırı olduğu ve yaşam tarzına müdahale edildiğini bildirdi.

“AİHS VE ANAYASA’YA AYKIRI”

Genelge ile yurttaşların alkol tüketimini ruhsatlı yerler dışında yapması açıkça yasaklandığı belirtilirken, “Bu yasaklama Anayasa ve kanunlara aykırı olduğu gibi, yaşam tarzına da açık bir müdahale niteliğindedir. Alkol kullanmak bireylerin kendi tercihi olup sınırları kanunla belirlenmiştir. Taraf olduğumuz AİHS’nin ”Özel Hayata Saygı“ başlıklı 8. maddesinde “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir.” denilmektedir. Ayrıca Anayasa’nın 13. maddesi ise “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar Anayasa’nın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.” şeklinde düzenlenmiştir” denildi.

VALİLİK KENDİNE VERİLEN GÖREVİ YAPMALI

Bir genelge ile uluslararası sözleşmelere, Anayasa’ya ve kanunlara aykırı bir düzenleme yapılamayacağını bildiren açıklamada, “Valilik son yıllarda bireysel silahlanma nedeniyle artan ölüm ve yaralama vakaları; özellikle kadına, çocuğa yönelik şiddet olayları; 18 yaşın altında dahi çok ciddi şekilde kullanımı artan uyuşturucu satışı gibi yasalarca yasaklanmış konularda kendine verilen görevleri yapmak; toplum düzenini sağlamak; yurttaşların güvenliğini sağlamak yerine yurttaşların toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkını, basın açıklaması hakkını ve nihayetinde de özel hayata saygı kapsamında değerlendirilmesi gereken alkol tüketimine karışmakla özel hayatına saygı hakkını elinden almaya cüret etmektedir” ifadelerine yer verildi. 

İzmir Barosu açıklamanın sonunda şu ifadelere yer verdi: “İnsanların yaşam tarzına açıkça müdahaleyi hedefleyerek Anayasa'ya aykırı şekilde düzenlenen Valilik Genelgesi’ni ve keyfi düzenlemeleri kabul etmediğimizi ve laik hukuk sistemini yok etmeye yönelik tüm düzenlemelere karşı mücadeleye devam edeceğimizi kamuoyuna bildiririz.”