İzmir'deki kamu sektöründe çalışan emekçiler, 2025 yılının ilk yarısında uygulanacak yüzde 11.54 oranındaki maaş zammına tepki göstererek iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. KESK, BASK, HÜR-SEN, ASİM-SEN ve Birleşik Kamu-İş konfederasyonlarının çağrısıyla yapılan eylemde, insan onuruna yakışır ücret talepleri vurgulandı. Emekçiler, saat 11.30’da Kültürpark (Fuar) ve Konak SGK önünde toplanarak Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü.
“Bu Daha Başlangıç”
Şirinyer Vergi Dairesi İş Yeri Temsilcisi Adem Baban, eylemin yalnızca bir başlangıç olduğuna dikkat çekti:
"Sendika üyesi olmayan işçilerden dahi destek alıyoruz. Bu, hepimizin onur mücadelesidir."
Sendikasız Vatandaşlardan Destek
Yamanlar Vergi Dairesi İş Yeri Temsilcisi ve BES üyesi Pelin Alpdağ ise, hükümetin düşük maaş politikalarını eleştirerek şunları söyledi:
"Emekçiler olarak yoksulluk sınırının altındaki bu ücretlere karşı iktidara bir ders vermek istiyoruz. Sendika üyesi olmayan vatandaşlardan bile olumlu tepkiler alıyoruz."
Alpdağ, dayanışmanın emekçilerin hak arayışındaki en büyük motivasyon kaynağı olduğunu vurguladı.
Maaş Düşüklüğü Sosyal Hayatı Etkiliyor
Sendikasız bir eğitim emekçisi, maaşların düşüklüğünün yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilediğini belirtti:
"Kültürel ve sanatsal etkinliklere katılamıyoruz, tatile gidemiyoruz ve çocuklarımıza yeterli kıyafet alamıyoruz. Öğrenciler bile maddi durumumuzu fark ediyor; bu, bir öğretmen için oldukça üzücü."
Eğitim Sen üyesi bir çalışan ise yılgınlığa kapılmadan mücadeleye devam edilmesi gerektiğini söyledi:
"Bu mücadele hepimizin. Haklarımız için direnmeyi bırakmayacağız."
Fatma Arslan: “Heyecan Verici Bir Başlangıç”
BES İzmir Şube Mali Sekreteri Fatma Arslan, eylemin yarattığı motivasyonu şu sözlerle ifade etti:
"Bu eylem insanlarda bir heyecan ve umut yarattı. Tepkimiz büyüyor, taleplerimiz görmezden gelinemez."
Birlik Mesajı İzmir’den Yükseldi
İzmir’deki iş bırakma eylemi, yalnızca düşük maaşlara değil, aynı zamanda insanca çalışma koşullarına duyulan özlemin bir yansıması oldu. Bu güçlü mesaj, Türkiye genelinde emek mücadelesine yeni bir ivme kazandırma potansiyeli taşıyor.
