İZMİR

Soyer'den bütçe açıklaması... ikinci dönem projelerini anlattı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı Meclis Toplantısı’nda 2024 yılı bütçesi görüşüldü. 2024 yılı için gider bütçesi 45 milyar 100 milyon, gelir bütçesi ise 39 milyar 800 milyon TL oldu.

Abone Ol

Büyükşehir Belediye Başkanı 2024 yılı bütçesinin masaya yatırıldığı oturumda çarpıcı mesajlar verdi. AK Parti sıralardan gelen eleştirileri tek tek yanıtlayan, hükümete rakamlarla yatırım çıkışında bulunan, cumhuriyet ve demokrasi vurgusu yapan Başkan Soyer “Bir kere daha İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirsem” diyerek açtığı parantezde yeni dönem seçim beyannamesini de detaylandırdı.

45 MİLYARLIK BÜTÇE

İBB’nin 2024 yılı tahmini bütçesi 45 milyar 100 milyon TL olarak açıklandı. Bütçe ödeneğinin 15 milyar 794 milyon 614 bin lirası genel kamu hizmetleri, 14 milyar 386 milyon 539 milyon lirası ekonomik işler ve hizmetler, 4 milyar 179 milyon 437 bin lirası dinlenme, kültür ve dine hizmetleri, 3 milyar 018 milyon 379 bin lirası iskan ve toplum refahı hizmetleri 2 milyar 507 milyon 186 bin lirası sosyal güvenlik ve sosyal yardım hizmetleri, 2 milyar 237 milyon 248 lirası kamu düzeni ve güvenlik hizmetleri, 2 milyar 173 milyon 668 bin lirası çevre koruma hizmetleri, 707 milyon 346 bin lirası sağlık hizmetleri ve 95 milyon 583 bin lirası da eğitim hizmetlerine ayrıldı. Taslak gider bütçesinde dikkat çeken detaylar ise personel giderleri için 3 milyar 299 milyon 300 bin lira, mal ve hizmet alımı giderleri için 11 milyar 377 milyon 760 bin lira ve faiz giderleri için de 1 milyar 600 milyon 90 bin lira ayrılması oldu. Sermaye giderleri ise 18 milyar 623 milyon 50 bin lira olarak şekillendi. Vergi, faiz, taşınmaz satışları ve diğer alanlardan oluşan çeşitli gelirlerle 2024 yılı tahmini gelir bütçesi ise 39 milyar 800 milyon lira olarak belirlendi.  

Ülkede yaşanan ekonomik kriz üzerinden İzBB’nin bütçe değerlendirmesini yapan Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı CHP Meclis Üyesi Bülent Köklü, “Böyle bir ekonomide Büyükşehir Belediyemiz zor işleri başarıyor. Hepimizin parası sabahtan akşama eridiği bu süreçte işimiz gittikçe zor. Bütün bütçeler ülke yönetimiyle alakalı. Bu mecliste yaşamadığımız şey kalmadı. Kovid, sel, dolu felaketleri ve maalesef ki depremler yaşadık. Bu süreçte İzBB, birçok yaraya merhem olmaya çalıştı ancak doğrudan da zarara uğradı. Sel felaketleri ve Kovid derken birçok genelge ile belediyeler gelirlerinden vazgeçmek zorunda kaldı, bazılarından da indirim yaptı. Herkesin evine kadar sağlık hizmeti verdik, gıda yardımında bulunduk. Derken ülkede yavaş yavaş sıkıntılar başladı; enflasyon hortladı, ekonomik dengeler kırıldı ve yeni maliye politikaları uygulamaya sokuldu. Gittikçe artan kuru önlemek için faiz yükseltilmeye başladı. Bunun kurumlara ve şirketlere ne kadar zarar verdiğini görüyoruz. Göreve geldiğimizde 5 lira 93 kuruş olan dolar, şimdi 29 liraya dayandı. İzBB’nin 17 buçuk milyar lira borcu var, kurdan etkilenen rakamı çıkarttığımızda 2.6 milyar TL… İzBB her zaman gerçekçi ve ayağı sağlam bütçeler yaptı. Bunun karşılığında da bütçemizin tutması yüzde 95’lik rakamlara ulaşacağı açık ve net görülmekte” diye konuştu.

YENİ DÖNEM VİZYONUNU ANLATTI 
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ikinci dönem projlerini şu şekilde anlattı  “Bu akşam, şayet bir kere daha İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirsem İzmir’de uygulamak istediğim yeni programın omurgasını burada ilk defa sizlerle paylaşmak istiyorum.  Bir yandan gelecek dönemin hedeflerini anlatırken, diğer yandan geçtiğimiz beş yılda bu doğrultuda tamamladığımız bazı çalışmalara da referanslar vereceğim” diyerek önemli bir parantez açtı ve şunları kaydetti: Ben, Seferihisar'daki on yıllık, İzmir Büyükşehir’deki beş yıllık ve Avrupa Konseyi başta olmak üzere uluslararası kuruluşlardaki tecrübelerim doğrultusunda İzmir’i Türkiye’ye ve dünyaya örnek olacak bir uyum şehri olarak tahayyül ediyorum. Bu vizyonumuz bir ayağıyla kendi aramızdaki uyuma yaslanıyor. Diğer yanıyla tüm fiziki ve beşeri sermayemizin temel kaynağı olan doğaya uzanıyor. Vizyonumuzu oluşturan diğer bir özellik geçmişimizle, köklerimizle olan güçlü bağlarımız. Ve son olarak daima yenilenen, dönüşen, yani değişimle uyumlu bir İzmir çalışıyoruz. Böyle bir şehre kavuşmanın yeni dönem seçim beyannamemi de oluşturan yedi ana başlığı var: 
Güvenli Yaşam, refahın büyümesi ve adil dağılımı, yerel demokrasi, sosyal gelişme, doğayla uyum, geçmişten öğrenmek ve geleceğin inşası…  Yani şunu demek istiyorum. Bu şehirde her şeyden önce vatandaşlarımızın can güvenliği olmalı. Bu, elli yılı aşkın süredir ihmal edilmiş altyapı yatırımlarımızın, kentsel dönüşüm hamlemizin ve devasa ulaşım projelerimizin devam etmesi anlamına geliyor. 

Bununla beraber her bir İzmirlinin refahını büyütmek ve bu şehrin ekonomik gücünün adil dağılımını sağlamak zorundayız. Burada ülkemizin en temel sorunu olan gelir adaletsizliğini çözmek için bir yerel yönetim olarak yapmamız gerekenleri kastediyorum.

Güvenli bir yaşama ve yüksek bir refaha sahip olmanın elbette birçok yöntemi var. Fakat biz bu yöntemin ne olacağını tartışmaya açacak değiliz. Bunu başarmanın bizim için yegane yönetimi Cumhuriyetimizin bize armağanı olan demokrasiye ve onun ilimiz ölçeğindeki tecellisi olan yerel demokrasiye sımsıkı sarılmaktır. Bu öyle beş yılda bir sandık başına giderek olmaz. Demokrasi bir kültürdür. Bu şehrin ortak akıl ve vicdanla karar alma mekanizmalarını beş yıldır ilmek ilmek işledik. Tüm bunları yeni dönemde de artırarak güçlendireceğiz. 

Bir sonraki hedefimiz insana yatırım. İzmir’i kent ölçeğinde geliştirmekle yetinemeyiz. En arkada olanı en ileriye, en dezavantajlı olanı en yukarıya ve dört başı mamur olanları da çok daha iyi noktalara taşımak zorundayız. Bu da ancak sosyal gelişmeye, yani eğitime, sanata, yardımlaşmaya, spora ve elbette çocuklara, gençlere yönelik icraatlarla mümkün olabilir. Yeni dönemde bu çalışmalarımızı daha da öne çıkararak İzmir’in sosyal gelişmesini teminat altına alacağız.

Beşinci hedefimiz ise bizi çağımızın en temel zorunluluğu olan doğayla uyuma taşıyor. İzmirlilere daha çok beton veya kirli bir körfez değil, parklarıyla, yollarıyla ve tüm kamusal alanlarıyla nefes alıp veren bir şehir lazım. Bu konuda İzmir’de görülmemiş yatırımlar yaptık. Çalışmalarımızla dünyaya örnek olmaya devam edeceğiz. 

Bizim rehberimiz, yalnızca bugünün sığ menfaat ilişkileri olamaz. Bugün dediğimiz şeyin bir kolu geçmişe diğer kolu ise geleceğe uzanıyor. Bu nedenle geçmişimizden ilham almaya ve toplumun tüm kılcallarıyla birlikte geleceği inşa etmeye devam edeceğiz. Bir yandan somut ve soyut kültür mirasımızı korurken öte yandan en yeni teknolojileri İzmir’e kazandıracağız.

Burada sizinle paylaştıklarımın hiç biri ham bir hayal değil. Elinizdeki kitapçık bu yedi hedefe doğru giden yolculuğumuzun sayısız ispatı ve müjdesiyle doludur. Halkımız takdir eder ve yeniden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirsem İzmir için başlattığımız kısa, orta ve uzun hizmet seferberliğini canla başla sürdürmeye devam edeceğim. 

Büyükşehir Belediye Başkanı bu mesajların ardından yapılan önemli projelere değindi ve AK Parti cephesinden gelen eleştirilere tek tek yanıt verdi. Başkan Soyer Sayıştay raporu, yol yapım ve asfalt çalışmaları, otopark ve çöp gibi önemli başlıklarda açıklamalarda bulundu. 

Asla kaygımız yok

Adaylık kaygısı olduğuna yönelik AKP’li meclis üyelerinden gelen iddiaları da cevap veren Başkan Soyer, “CHP bir kurultay yaparak genel başkanını değiştirmiş bir siyasi partidir. Siyasi partilerde demokrasiden bahsedeceksek, önce bunu hatırlamamız lazım. Tabi ki anketler yapacak, demokrasinin gereği bu… Biz kimsenin iki dudağı arasında olmak istemeyiz, değiliz de! Bu parti CHP…  Şu kadarcık kaygımız yok. Tabi ki anketler yapılsın, kaygımız yok, bununla iftihar ediyoruz. Çünkü biz CHP’yiz” ifadelerini kullandı.

“DAİMA CUMHURİYET, DAİMA DEMOKRASİ, DAİMA İZMİR!”
Soyer bütçe konuşmasını şu sözlerle tamamladı: 2024 Gider Bütçe Tasarımız 45.100.000.000,00 tl olarak hazırlandı. Bugüne kadar yaptığımız gibi bu bütçe de bir yatırım bütçesi. İzmir’in hem altına hem de üstüne yatırımlarımızı yapmayı sürdüreceğiz. Bütçemizin yaklaşık 18.6 milyarını sermaye giderlerine, yani şehrimize ve geleceğimize yaptığımız yatırımlara ayırdık. Ülkemizde yaşanan ekonomik krize, para birimimizin değersizleşmesine rağmen İzmir’e kazandırdığımız yatırımların bütçemizin yüzde 41’i olmasından çok büyük gurur duyuyorum. Mazbatamı aldığım günden bu yana, 5 yıl boyunca İzmir’in bu egemenlik meclisinde çok değerli bir şeyi başardık. Farklılıklarımızla uyum içerisinde, ortak bir amaç doğrultusunda çalışabilmeyi. Beş yıldır aldığımız kararların yüzde 90’ından fazlası oy birliği ile alındı. AK Partili ve MHP’li üyelerimize teşekkür ediyorum. Dün olduğu gibi, yarın da İzmir için aşkla çalışacağız. Cumhuriyetimizin 100. yaşında kurtuluşun ve kuruluşun şehri olan bu şehrin güzel insanlarıyla, Cumhuriyetimizi ve onun erdemlerini ikinci yüzyılına gururla taşıyacağız. Bu egemenlik meclisinin çatısı altında demokrasi yolundan asla sapmadan İzmir aşkıyla çalışan her birinizi saygıyla selamlıyor, her birinize içtenlikle teşekkür ediyorum. Biz Cumhuriyetiz. Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmiriyiz. Bu ülke ve bu şehir için aşkla çarpan dört buçuk milyon yüreğiz. İzmir biziz. Daima Cumhuriyet! Daima demokrasi! Daima İzmir!