AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İZBAN’nın İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne devredilmesi ile ilgili CHP kanadından, basında çıkan beyanlara yönelik açıklamalarda bulundu.
Sosyal medya hesabından konuya dair açıklamada bulunan AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, ‘’26.03.2005 tarihinde TCDD ve İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında imzalanan protokole bağlı olarak, yüzde 50 TCDD, yüzde 50 İzmir Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinin ortaklığıyla kurulan İZBAN A.Ş., 06.03.2011 yılından beri yolcu taşımacılığı yapmaktadır. İzmir genelinde lastikli kent içi taşımacılığını ciddi oranda rahatlatmış, günde 300.000 yolcu kapasitesiyle kent ulaşımının omurgası haline gelmiştir. İşletmesi, tarafların eşit temsiliyle oluşturulan İZBAN A.Ş., imzalanan protokollere bağlı olarak faaliyetine devam etmektedir. İZBAN’ın ortakları kendi aralarında görüşerek işletme ile ilgili her türlü kararı alma hakkına sahiptir. Haliyle herhangi bir çift başlılıktan söz etmek yersizdir. TCDD’nin İZBAN gibi diğer illerde bulunan Marmaray, Başkentray ve Gaziray'da başarılı uygulama modelleri olarak karşımızda durmaktadır.’’ diye belirtti.
Partizanlık yapılacak bir konu değil!
Başkan Saygılı, açıklamasını şu şekilde sürdürdü, ‘’Ayrıca ilgili kurum temsilcileriyle yaptığımız görüşmelerde, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından gerek başkan gerek yönetim kademesi tarafından herhangi bir görüşme talebinin iletilmediğini öğrendik. Konu basında paylaşım yaparak, niyet beyanında bulunulacak bir konu olmaktan ziyade teknik, idari ve mali yönleri olan bir konudur. Haliyle partizanca yaklaşım sergilenecek bir tarafı da zaten bulunmamaktadır. Sayın Cemil Tugay, kapsamlı şekilde taleplerinin ne olduğunu belirten bir dosya hazırlatır ve tarafıma iletirse, ben de kendisiyle birlikte AK Parti İl Başkanı olarak, Bakanlık ve Genel Müdürlükler nezdinde gereken görüşmeleri sağlayacağımı ve yanında olacağımı söylüyorum. Biz, İzmir için verdiğimiz sözün arkasındayız. Kendilerinden de aynı yaklaşımı bekliyorum. Tüm bunlarla birlikte; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önceki yıllardan farklı olarak sermaye artırımlarına katılması ve İZBAN trenlerinin borçlarının ödenmesi için ortaklığı oranında mali destek sunmasının İZBAN’ın sürdürülebilirliği için bir zorunluluk olduğunu da hatırlatmak isterim.''