İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Afet Çalıştayı çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. CHP’nin 38. Kurultayı’nda İzmir kurultay delegesi Hatip Karaaslan’ın ‘para karşılığında oy verildi’ iddialarında bulunması ve bu iddiaları yargıya taşıması, partide tartışmalara yol açtı.
"Hiçbir Kanıtı Olmayan Bir İddia"
Hatip Karaaslan’ın ortaya attığı ‘şaibe’ iddialarına dair açıklamalarda bulunan Tugay, konunun İzmir için kapandığını belirtti. Tugay, "Birçok açıklama yaptık. En son il başkanlığında yaptığımız toplantıda il başkanımız da söyledi, İzmir için konu kapandı. Hiç kimsenin en ufak şekilde yaşadığı böyle bir durum yok. Bir kişi ne gibi bir saikle bunu söyledi bilmiyoruz ama birilerinin yönlendirmesi ve CHP’ye zarar vermek amacıyla bunu yaptığını düşünüyoruz" dedi.
İddiaların asılsız olduğunu vurgulayan Tugay, "Zaten arkadaşlarımız dosyasını incelemiş, hiçbir kanıt olmayan bir iddia bu. Benim adımın geçmesi tabi ki beni çok rahatsız etti çünkü böyle bir olaya en ufak bir şekilde dahlim yok. İzmir’de kurultay sürecinde herkesin görüşü belliydi. Bu iddiayı söyleyen kişi de taraftı ve böyle olduğu için kimsenin onunla konuştuğunu düşünmüyorum. Bin 300 delege var, bir kişinin İstanbul’a davet edilmesi çok mümkün değil. Bunu ciddiye alanlar, bunun üstünden sanki yeni bir kurultay yapılacakmış gibi topluma algı vermeye çalışanlar sadece CHP’ye zarar vermeye çalışıyor" ifadelerini kullandı.
"Baskı Demokrasi İçin Ciddi Bir Tehdit"
Kayyımlar ve soruşturmalar hakkında da değerlendirmelerde bulunan Tugay, demokrasiye yönelik tehditlere dikkat çekti. "Her şey zaten toplumun gözünün önünde oluyor. Biraz dikkatle bakanlar her şeyin nedenini anlayabilir, siyasetin bu şekilde yapılmaması lazım. Siyaset, ülkeyi yönetmek, sağlıklı düzgün hizmet vermek için yapılıyor. Bir partinin başka bir partiyi zayıflatmak için hukuku yönlendirmesi, baskı oluşturması demokrasinin sağlıklı işlemediğini gösterir ve ciddi bir tehdittir" dedi.
Tugay, yaşanan gelişmelere karşı parti olarak birlik içinde hareket edeceklerini belirterek, "Bir baskı süreci var, bunu herkes görüyor. Buna karşı demokratik bir tepki göstermek gerekir" ifadelerini kullandı.
