SİYASET

Enginyurt ve Uzun, Demokrat Parti'den istifa etti

Demokrat Parti’nin, dün yapılan 15’inci Olağan Kongresi’ne katılmayan İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt ile İzmir Milletvekili Salih Uzun, partiden istifa ettiklerini duyurdu.

Abone Ol

Demokrat Parti'de genel başkan yardımcılığı ve İstanbul milletvekilliği yapan Cemal Enginyurt partisinden istifa ettiğini açıkladı. Enginyurt kararını bir video yayınlayarak sosyal medya hesabından duyurdu.

Salih Uzun da istifa etti

Aynı zamanda  İzmir Milletvekili Salih Uzun da Demokrat Parti'den istifa etti. Uzun sosyal medyadan istifasını şu sözlerle duyurdu:

"33 yıl önce girdiğim ve genel başkanlığa kadar her kademede görev yaptığım partime bugün veda ediyorum. ÖNCELİKLE ANAVATAN PARTİSİ’NDEN İTİBAREN ŞİMDİYE KADAR YOL ARKADAŞLIĞI YAPTIĞIM, ÜLKEMİN HER KÖŞESİNDEKİ DEMOKRAT PARTİ AİLEMİN HER BİR FERDİNE AYRI AYRI TEŞEKKÜR EDİYORUM… YOLLARIMIZ YİNE MUTLAKA KESİŞECEKTİR.

Demokrat Parti’den istifa kararıma ilişkin basın açıklamam aşağıdadır

-Merkez siyasetin tarihsel adresi olma sorumluluğuna uygun davranılmamıştır.

-Türkiye’nin geleceği, uçlara savrulan siyasi yaklaşımların insafına bırakılmamalıdır.

-Merkez zaruridir. Makul mümkündür.

Uzun'un yazılı açıklaması şöyle:

33 yıl önce, henüz Mülkiye'de öğrenci iken, girişinde "Anavatan Partisi Genel Merkezi" yazan kapıdan içeriye adım attığım ilk günden bugüne kadar, oraya veda etmek zorunda kalacağımı hiç düşünmemiştim. Çünkü o gün Türkiye'nin demokratik birikiminin mihenk taşı ve tarihsel çatısı olan o kapı, benim için her zaman bir binadan çok daha fazlası idi. Dün üzerinde Anavatan Partisi, şimdiyse Demokrat Parti yazıyorsa, merkez sağı birleştirmek için kat edilen uzun ve meşakkatli yolun sonucudur.

Anavatan Partisi'nin son Genel Başkanı sıfatıyla yaptığım son konuşmada, merkez sağ siyasetin Türkiye'nin çimentosu ve sağduyu hareketi olduğunu söylemiştim. Bu umut ve inançla Anavatan Partisi ile Doğru Yol Partisi'ni tek çatı altında birleştirmiştik. Aynı iddiayı 2022 yılındaki kurultayda da tekrarlamıştım. Siyasete baktığım yeri özetleyen o sözler hem bir temenni hem de bir uyarı idi. Üzülerek görüyorum ki geldiğimiz noktada ne temennilere kulak asılmış ne de uyarılara dikkat edilmiştir. Merkez siyasetin tarihsel adresi olma sorumluluğuna uygun davranılmamıştır.